Ademoğlu sabaha erdi mi, bütün azaları, dile temenna edip:
"Bizim hakkımızda Allah'tan kork. Zira biz sana tabiyiz. Sen
istikamette olursan biz de istikamette oluruz, sen
sapıtırsan biz de sapıtırız" derler.
(Tirmizi, Zühd 61)
Allah bir kulu sevdi mi, onu dünyadan korur. Tıpkı sizden
birinin hastasına suyu yasaklaması gibi.
(Tirmizi, Tıbb 1)
Resulullah (sav) "Allah'tan hakkıyla haya edin!" buyurdular.
Biz: "Ey Allah'ın Resulü, elhamdülillah, biz Allah'tan haya
ediyoruz" dedik. Ancak O, şu açıklamayı yaptı: "Söylemek
istediğim bu (sizin anladığınız haya) değil. Allah'tan
hakkıyla haya etmek, başı ve onun taşıdıklarını, batni ve
onun ihtiva ettiklerini muhafaza etmen, ölümü ve toprakta
çürümeyi hatırlamandır. Kim ahireti dilerse dünya hayatının
zinetini terketmeli, ahireti bu hayata tercih etmelidir. Kim
bu söylenenleri yerine getirirse, Allah'tan hakkıyla haya
etmiş olur."
(Tirmizi, Kıyamet 25)
Biri diğerine ihanet etmediği müddetçe iki ortağın üçüncüsü
ben olurum. Biri arkadaşına ihanet etti mi ben aralarından
çekilirim.
(Ebu Davud, Büyu 27)
Bir erkek, yanında mahremi bulunmayan (yabancı) bir kadınla
yalnız kalmasın!
Bunun üzerine bir adam kalkarak: "Ey Allah'ın Resülü,
kadınım hacc için yola çıktı, ben ise falan falan gazvelere
yazıldım!" dedi. Aleyhissalatu vesselam: "Öyleyse git
hanımına yetiş, onunla hacc yap!" diye emretti."
(Buhari, Nikah 111)
Ey Ebu Hureyre, vera sahibi ol (harama götürme şüphesi olan
şeylerden de kaçın) ki insanların Allah'a en iyi kulluk
edeni olasın! Kanaatkarlığı esas al ki insanların Allah'a en
iyi şükredeni olasın. Nefsin için sevdiğini insanlar için de
sev ki (kamil) mü'min olasın. Sana komşu olanlara iyi
komşuluk et ki (kamil bir) müslüman olasın. Gülmeyi az yap,
zira çok gülmek kalbi öldürür.
(Kütüb-i Sitte, 7257)
Haberiniz olsun, rahat koltuğunda otururken kendisine benim
bir hadisim ulaştığı zaman kişinin: "Bizimle sizin aranızda
Allah'ın kitabı vardır. Onda nelere helal denmişse onları
helal biliriz. Nelere de haram denmişse onları haram
addederiz" diyeceği zaman yakındır. Bilin ki, Resulullah
(ASM)'ın haram kıldıkları da tıpkı Allah'ın haram ettikleri
gibidir"
(Ebu Davud, Sünne, 6)
"Ey Allah'ın Resulü! dedik, mü'min korkak olur mu?" "Evet!"
buyurdular. "Pekiyi cimri olur mu?" dedik, yine: "Evet!"
buyurdular. Biz yine: "Pekiyi yalancı olur mu?" diye sorduk.
Bu sefer: "Hayır!" buyurdular.
(Muvatta, Kelam 19)
Allah bir kuluna hayır murad ettimi onun cezasını tacil edip
dünyada verir; bir kulu hakkında da kötülük murad ettimi
onun günahlarını tutar, Kıyamet günü cezasını verir.
(Tirmizi, Zühd 57)
Bağışını geri alan kimsenin durumu şu köpeğin durumu
gibidir: Yalını yer, iyice doyunca kusar. Sonra kusmuğuna
tekrar dönüp onu yer.
(Kütüb-i Sitte, 6690)
Kişinin malayani (boş) şeyleri terki İslam'ının
güzelliğinden ileri gelir.
(Tirmizi, Zühd 11)
Kim Allah Teala hazretlerinin rızası için bir derece tevazu
izhar eder (alçak gönüllü) olursa, Allah, onu bu sebeple,
bir derece yükseltir. Kim de Allah'a bir derece kibirde
bulunursa, Allah da onu bu sebeple bir derece alçaltır,
böylece onu esfel-i safiline (aşağıların aşağısına) atar.
(Kütüb-i Sitte, 7235)
Kim korkarsa akşam karanlığında yol alır. Kim akşam
karanlığında yol alırsa hedefine varır. Haberiniz olsun
Allah ın malı pahalıdır, haberiniz olsun Allah'ın malı
cennettir.
(Tirmizi, Kıyamet 19)
Nafaka için harcananın hepsi Allah yolunda harcanmış
gibidir, bina için harcanan müstesna, bunda hayır yoktur.
(Tirmizi, Kıyamet 41)
"Ne sirayet (buluşma), ne de uğursuzluk vardır. Benim fe'l
hoşuma gider." Yanındakiler sordu: "Fe'l nedir?"
"Güzel bir sözdür!" buyurdu."
Buhari'nin rivayetinde şu ziyade mevcuttur: "Benim, dedi,
fe'l-i salih, güzel bir kelime hoşuma gider."